-
1 diken
1) шип, колю́чка; остьgül dikeni — шип ро́зы
2) тёрн, терно́вник; репе́йник, чертополо́х; боя́рышникMeryem ana dikeni — вид чертополоха
3) игла́ (напр. ежа)kirpinin dikenleri — иго́лки (и́ глы) ежа́
4) жа́лоarı dikeni — пчели́ное жа́ло
5) перен. препя́тствие, поме́ха; противоде́йствие -
2 diken
колю́чка (ж) шип (м)* * *1) шип, колю́чка; остьgül dikeni — шип ро́зы
2) тёрн, терно́вник; репе́йник, чертополо́х3) игла́kirpinin dikenleri — иго́лки / и́глы ежа́
••- diken üstünde oturmak
См. также в других словарях:
diken — is. 1) Bazı bitkilerin dal, yaprak, meyve kabuğu vb. bölümlerinde ve bazı hayvanların derisinde bulunan sert, ucu sivri ve batıcı çıkıntılardan her biri Gül dikeni. Kirpinin dikenleri. 2) Bu çıkıntıları çok olan bitki Birleşik Sözler dikence… … Çağatay Osmanlı Sözlük
dikensiz — sf. 1) Dikeni olmayan 2) zf., mec. Sıkıntısız, üzüntüsüz bir biçimde Her güzel dakika gibi hiç dikensiz geçen bu rüya ve saadet hayatı da bitmek lazım geliyordu. H. C. Yalçın Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller dikensiz gül olmaz … Çağatay Osmanlı Sözlük